Cevap tarihi: 12.11.2024
İç sular, kıyı devletinin kara parçasının bir uzantısı gibi gördüğü deniz alanlarıdır. Limanlar, körfezler (belirli şartları taşıyorsa) ve karaya doğru derin uzantısı olan bölgeler esas hatların içinde kalır ve iç sular olarak nitelendirilir. Hukuken kara toprağı gibi tam egemenlik geçerlidir; yabancı gemilerin ‘zararsız geçiş hakkı’ bile (karasularında olduğu gibi) tanınmayabilir, tamamen kıyı devletinin iznine bağlıdır. Karasuları ise esas hatlardan 12 mile kadar dış sınırı uzanan, yine kıyı devletinin egemen olduğu ama yabancı gemilere ‘zararsız geçiş hakkı’ tanınan deniz alanıdır. Dolayısıyla iç sularda kıyı devleti egemenliği daha kapsamlıdır, iç sularda yabancı gemi geçişi devletin iznine tabidir.